Derek Cianfrance’ın yönettiği Roofman, gerçek bir suç hikayesinden uyarlanmış ve son dönemin en akıcı suç filmlerinden biri olarak öne çıkıyor. Peki, filmin bu kadar etkileyici olmasının nedeni yalnızca gerçek bir hikâyeye dayanması mı, yoksa oyuncuların doğallığı mı?
Channing Tatum belki de kariyerinin en içten ve olgun performansını sergiliyor. Buna karşılık, normalde güçlü varlığıyla sahneleri domine eden Kirsten Dunst’ın beklenmedik bir sönüklükte kalması beni bir hayli hayal kırıklığına uğrattı. Üstelik kadroda en deneyimli isimlerden biri olarak uzun zaman sonra böylesine iyi bir projeyle geri dönmüşken… Bu fırsatın onun için çok daha parlak bir dönüş olmasını bekliyordum.
Filmin en sevdiğim yanı, mekân kullanımındaki ustalık oldu. Hikâyenin büyük bölümü tek bir alanda geçmesine rağmen tempo asla düşmüyor; zaman algısını hiç kaybetmiyorsunuz. Cianfrance, dar bir mekânda bile atmosferi canlı tutmayı ve karakterlerin duygusal dünyasını mekânla birlikte nefes alır hale getirmeyi başarıyor.
Üstelik yönetmen, dramatik bir olayı kara mizahın incelikli tonlarıyla harmanlayarak hikâyeye beklenmedik bir ferahlık katıyor, bu da filmi hem duygusal hem de ironik açıdan çok daha etkileyici kılıyor.
Gerçek bir hikâyeye dayanmasına rağmen film, yer yer kendi içinde çatışmaya düşüyor. Özellikle karakter gelişimi yüzeysel kalınca, “Bir suçlu bu kadar iyi olabilir mi?” sorusu havada asılı kalıyor. En azından ben, bu soruya tatmin edici bir yanıt bulamadım.
bifilmkurdu öneriyor mu?
Kusurları olsa da atmosferi ve oyunculukları için kesinlikle bir şans verilmeli. Üstelik oldukça akıcı. Yakında vizyonda!






